Diyabet Nedir?

Haziran 5, 2021

  • Tip 2 diyabet nedir?

Tip 2 diyabet, vücudun yakıtı olarak adlandırılan glikozu düzenleme ve kullanma şeklindeki bir bozukluktur.

Bu kronik durum, kan dolaşımında çok fazla şekerin dolaşmasına neden olur. Sonunda, yüksek kan şekeri seviyeleri dolaşım, sinir ve bağışıklık sistemlerinde bozukluklara yol açabilir.

Tip 2 diyabette, temelde birbiriyle ilişkili iki problem vardır. İlk problem pankreasın şekerin düzenlenmesini sağlayan hormon olan insülini yeterli üretememesi ikinci problem ise hücrelerin insüline yanıtının yetersiz olması ve hücrelerin daha az şekerin kullanılması sonucu kan şekerinin yükselmesidir.

Tip 2 diyabet, yetişkin başlangıçlı diyabet olarak bilinse de hem tip 1 hem de tip 2 diyabet, çocukluk ve yetişkinlik döneminde başlayabilir. Tip 2, yaşlı erişkinlerde daha sık görülür, ancak obezitesi olan çocuk sayısındaki artış, genç insanlarda daha fazla tip 2 diyabet vakasının görülmesine yol açmıştır.

Tip 2 diyabetin tedavisi yoktur ancak kilo vermek, iyi beslenmek ve egzersiz yapmak hastalığın kontrol altında tutulmasına yardımcı olmaktadır. Diyet ve egzersiz kan şekerini düzenlemek için yeterli değilse, diyabet ilaçlarına veya insülin tedavisine de ihtiyaç vardır.

  • Şeker hastalığında belirti ve semptomlar nelerdir?

Tip 2 diyabette belirti ve semptomları genellikle yavaş gelişir. Çoğu hasta yıllardır tip 2 diyabeti olduğu halde bunu ancak hastalık ilerleyip komplikasyonlar açığa çıkınca öğreniyor. Diyabet hakkında şüphelenmeyi gerektiren semptomlarda bazıları şu şekilde sıralanabilir;  Çok su içme, sık idrara çıkma, sık acıkma, istenmeyen kilo kaybı, bulanık görme,  yaraların geç iyileşmesi, sık enfeksiyon kapma, ellerde veya ayaklarda uyuşma veya karıncalanma, koltuk altlarında ve boyunda koyu renkli cilt bölgeleri görülmesi.

  • Şeker hastalığı neden oluşur?

Tip 2 diyabet birbiriyle ilişkili iki problemin sonucu ortaya çıkmaktadır: Kas, yağ ve karaciğerdeki hücreler insüline dirençli hale gelir. Bu hücreler insülin ile normal bir şekilde etkileşime girmedikleri için hücre içine yeterince şeker almazlar ve kan şekeri yükselir. Diğeri problem pankreas, kan şekeri seviyelerini düzenlemek için yeterli insülin üretemez. Bunun tam olarak neden olduğu bilinmiyor ancak fazla kilo ve hareketsiz yaşam tarzı katkıda bulunmaktadır.

  • İnsülin nasıl çalışır?

İnsülin, pankreasın beta hücrelerinden üretilen bir hormondur. İnsülin, vücudun şekeri nasıl kullandığını düzenlemektedir. Kan dolaşımındaki şeker pankreasın insülin salgılamasına neden olur. İnsülin kan dolaşımındaki şekerin hücrelere girmesini sağlar. Kan dolaşımındaki şeker miktarı düşer. Bu düşüşe yanıt olarak pankreas daha az insülin salgılar.

  • Glikoz ne işe yarar?

Glikoz, hücreler için ana enerji kaynağıdır. Glikoz iki ana kaynaktan gelir: yiyecek ve vücuttaki glukoz depoları. Glikoz seviyeleri kanda düşük olduğunda, örneğin bir süredir yemek yenmediğinde, karaciğer glikoz seviyesini normal bir aralıkta tutmak için depolanmış glikojeni glikoza ayırır. Tip 2 diyabette bu süreç problem vardır. Hücrelere girmek yerine, kan dolaşımında şeker miktarı artar. Kandaki şeker seviyesi arttıkça pankreastaki insülin üreten beta hücreleri daha fazla insülin salgılar. Sonunda bu hücreler zarar görür ve vücudun taleplerini karşılamak için yeterli insülin üretemez. Daha az görülen tip 1 diyabette vücutta insülin yoktur veya yok denecek kadar azdır çünkü kişinin bağışıklık sistemi kendi beta hücrelerine saldırır yok eder.

  • Şeker hastalığında risk faktörleri nelerdir?

Fazla kilolu veya obez olmak şeker hastalığı için ana risk faktörüdür. Esas olarak göbek çevresinde yağ depolanması diyabet için önemli risk faktörlerinden biridir. Bel çevresi 101,6 cm üzerinde olan bir erkek veya 88,9 cm üzerinde bir ölçüme sahip bir kadınlarda tip 2 diyabet riski artmaktdır. Fiziksel aktivite kilo kontrolüne yardımcı olur, glikozu enerji olarak kullanır ve hücreleri insüline daha duyarlı hale getirir. Sedanter bir yaşam tarzı diyabetin risk faktörlerinden biridir. Aile öyküsü pozitifliği yani ebeveynleri veya kardeşlerinde tip 2 diyabet olan birinin tip 2 diyabet riski artar.  Kan lipid seviyeleri ve diyabet arasında da önemli bir ilişki vardır HDL düşüklüğü, LDL ve trigliserit yüksekliği de risk faktörleri arasındadır. Özellikle 45 yaşından sonra tip 2 diyabet riski artar. Prediyabet, kan şekeri seviyesinin normalden yüksek olduğu ancak diyabet olarak sınıflandırılacak kadar yüksek olmadığı bir durumdur. Tedavi edilmeyen prediyabet de genellikle tip 2 diyabete ilerler.

  • Tip 2 diyabetin komplikasyonları nelerdir?

Tip 2 diyabet, kalp, damarlar, sinir, göz ve böbrekler dahil olmak üzere birçok ana organı etkiler. Diyabette kan şekeri kontrolü bu komplikasyonlar ve komorbiditelerin gelişme riskin azaltmak için önemlidir. Diyabet, kalp hastalığı, felç, yüksek tansiyon ve damar sertleşmesi (ateroskleroz) riskinde artış ile ilişkilidir. Yüksek kan şekeri zamanla sinirlere zarar verebilir bu da genellikle ayak parmaklarının veya parmakların uçlarında başlayan ve yavaş yavaş yukarı doğru yayılan karıncalanma, uyuşma, yanma, ağrı veya nihai his kaybına neden olabilir. Kandaki fazla şeker kalbin sinirlerine de hasar verebilir ve  düzensiz kalp ritimlerine katkıda bulunabilir. Sindirim sistemindeki sinir hasarı mide bulantısı, kusma, ishal veya kabızlık gibi sorunlara neden olabilir. Erkekler için sinir hasarı erektil disfonksiyona neden olabilir. Diyabet; diyaliz veya böbrek nakli gerektirebilecek kronik böbrek hastalığına veya geri dönüşü olmayan son dönem böbrek hastalığına yol açabilir. Diyabet, katarakt ve glokom gibi ciddi göz hastalıkları riskini artırır ve retinanın kan damarlarına zarar vererek potansiyel olarak körlüğe yol açabilir. Diyabet, kişiyi bakteri ve mantar enfeksiyonları da dahil olmak üzere cilt sorunlarına daha duyarlı hale getirebilir. Yara iyileşmesinde gecikmeler sonucu yaralar ciddi enfeksiyonlara dönüşebilir. Ciddi hasarlar sonucu diyabetik ayak olarak adlandırılan yaralar ayak parmağı, ayak veya bacak amputasyonu gerektirebilir.


Bir yanıt yazın